HEDEFİMİZ ADIM ADIM TIP FAKÜLTESİ”

Bingöl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Çapak; “Bölge ağırlık değil Türkiye’nin hatta dünyanın birçok yerinden nitelikli öğrenci çekmek için YÖK’e başvurduğumuz Tıp, Hukuk ve Eczacılık Fakültelerinin kurulmasını arzu ediyoruz.”

10 Fakülte, 5 Enstitüsü, 5 Meslek Yüksekokulu ve Yabancı Diller Yüksekokulu’nun yanı sıra 21 Araştırma ve Uygulama Merkezi, 2 Merkezi Laboratuvardan oluşan Bingöl Üniversitesi, Rektör Çapak ile bölgenin önemli bir akademik merkezi olmayı başardı. Bingöl Üniversitesi, 15 yıl gibi kısa süre içerisinde, 80 ön lisans, 56 lisans, 56 yüksek lisans ve 20 doktora programı olmak üzere 212 programda öğretim faaliyetlerini sürdürmekte. Göreve başladığı günden buyana yapmış olduğu hizmetlerden adından söz ettiren Rektör Çapak, üniversitenin fiziki yatırımları yanı sıra akademik alanda da ciddi çalışmalar yaptı. Dergimize vermiş olduğu röportajında, üniversitede yapılan çalışmalarla ilgili bilgi veren Çapak, Bingöl Üniversitesi’nin bölgenin lokomotifi olma yolunda ilerlediğini kaydetti.

Bingöl Üniversitesi’nden biraz bahseder misiniz? (fiziki yapı, akademik kadro, fakülteler vb.)

Bingöl Üniversitesi son yıllarda yapmış olduğu çalışmalar ile bölgenin lokomotifi olma yolunda ilerliyor. Üniversitemiz hem fiziki hem de akademik alt yapısı ile gün geçtikçe daha iyi bir konuma gelerek hem ulusal hem de uluslararası alanda bölge üniversiteleri arasında ön plana çıkıyor. 2007 yılında kurulan, 2008-2009 öğretim yılında Ziraat Fakültesi ile eğitim çalışmalarına başlayan Üniversitemiz, Fen Edebiyat Fakültesi, Ziraat Fakültesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Veteriner Fakültesi, Mimarlık ve Mühendislik Fakültesi, İlahiyat Fakültesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi, Spor Bilimleri Fakültesi, Diş Hekimliği Fakültesi ve Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Fakültesi olmak üzere 10 fakülte; Sosyal Bilimler, Fen Bilimleri, Sağlık Bilimleri, Yaşayan Diller ve Kıraat Enstitüleri olmak üzere 5 Enstitüsü, Teknik Bilimler, Sosyal Bilimler, Sağlık Hizmetleri, Genç Meslek Yüksekokulu, Solhan Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu olmak üzere beş meslek yüksekokulu ve Yabancı Diller Yüksekokulunun yanı sıra 21 Araştırma ve Uygulama Merkezi, 2 Merkezi Laboratuvardan oluşmaktadır. Bingöl Üniversitesi, 15 yıl gibi kısa süre içerisinde; 80 ön lisans, 56 lisans, 56 yüksek lisans ve 20 doktora programı olmak üzere toplamda 212 programda öğretim faaliyetlerini sürdürmektedir. Bingöl üniversitesi, akademik kadro bakımından da hatırı sayılır bir aşamaya ulaşmıştır. Üniversitemizde 48 Profesör, 62 Doçent, 209 Dr. Öğr. Üyesi, 216 Öğretim Görevlisi ve 178 Araştırma Görevlisi olmak üzere toplamda 700’ün üzerinde akademik personel ve 600’e yakın idari personel ile eğitim faaliyetlerini sürdürmektedir. Eğitim öğretim yönü ile üniversitemiz önemli aşamalar kat ederken fiziki açıdan da neredeyse alt yapasını tamamlamıştır. Üniversitemizin 324 hektarlık kampüs alanı bulunmaktadır. Bu alanda modern eğitim binalarının yanı sıra üniversitemizin ihtiyacı olan modern kütüphane binası, Sosyal Yaşam Merkezi, TTO binası, Hayvan Hastanesi; Diş Fakültesi Hastanesi ve Arıcılık kompleksi gibi yapılar yer almaktadır.

Özelikle sizin döneminizde Bingöl Üniversitesinde hem fiziki hem de akademik başarı anlamında çok ciddi değişimler oldu 2016’dan buyana Bingöl Üniversitesi Rektörlüğü görevini yürütüyorsunuz, 2016- 2022 yılları arasında Bingöl Üniversitesi’nde neler değişti?

Göreve başladığımız ilk günden itibaren ilimize ve ülkemize en iyi şekilde hizmet etmenin çabası içerisinde olduk, hamdolsun belli bir aşamaya da geldiğimizi düşünüyorum. Biz üniversitenin sadece akademik ve fiziki yönü üzerinde durmadık, sosyal faaliyetlere de yer vererek şehir ile bütünleşme çabası içerisinde olduk. Çünkü şehirden kopuk bir üniversitenin faydalı olmayacağını düşündük. Çok sayıda sosyal faaliyetler gerçekleştirdik, düzenli bir şekilde kitap fuarları düzenlendi. İstikrarlı bir şekilde 10’un üzerinde yılda iki defa yayınlanan akademik dergi yayın hayatına girdi. Yayın ve atıf sayımız ciddi sayıda arttı hatta atıf sayısında üniversitemiz Türkiye üniversiteleri arasında 6. sırada yer aldı. Öğrenci sayımız 18 binlere yaklaşırken, üniversitemizden mezun öğrenci sayısı 28 binlere ulaştı. Yabancı öğrenci sayımız 30 farklı ülkeden 600’leri aştı. Birçok kurum ve kuruluş ile işbirliği protokolleri imzalandı. Bu dönemde 40’a yakın ön lisans, 20’ye yakın lisans ve 50’nin üzerinde lisansüstü programı açıldı. Diş Hekimliği Fakültesi ve daha sonra Spor Bilimleri Fakültesine dönüştürülen BESYO aktif hale getirildi. Sağlık Yüksek Okulu, Sağlık Bilimleri Fakültesine dönüştürüldü ve program sayısı artırıldı. Tarım-Gıda MYO ve Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Fakültesi kuruldu. Kıraat İlmi Enstitüsü ve Bingöl Üniversitesi Koordinatörlüğünde Atatürk ve Gebze Teknik Üniversiteleri otaklığında gerçekleştirilen Arı ve Arı Ürünler Ortak Araştırma ve Uygulama Merkezi başta olmak üzere birçok merkez kuruldu. Ayrıca Üniversitemize destek olması için Bingöl Üniversitesi Geliştirme Vakfı kuruldu.

Bu dönemde akademik alanın dışında fiziki alanda da birçok çalışma yapıldı. Her şeyden önce yetersiz olan kampüs alanımız 110 hektardan 324 hektara çıkarılarak üniversitemizin uzun vadede fiziki alan sorunu çözüldü. 1200 öğrencinin aynı anda ders çalışabileceği modern Kütüphane Binası, Spor Bilimleri Fakültesi olarak kullanılan Çok Amaçlı Spor Merkezi, Hangar Binası, 100 dairelik lojman, İlahiyat Fakültesi, Sosyal Yaşam Merkezi, Teknoloji Transfer Ofisi binası yapımı, kampüsün Meslek Yüksekokulu’na bağlantı yolu, yeni nizamiye, Ilıcalar Termal Tesis yenilenmesi dâhil olmak üzere birçok çalışma yapıldı. Diş Hekimliği Fakültesi binası, Modern Arıcılık Kompleksi binası, MYO Nizamiye ve Elazığ yol kenarındaki Arı ve Arı Ürünleri Tanıtım ve Satış binasının yapımı devam etmektedir.

Türkiye üniversiteleri arasında üniversitemizde gerçekleşen ilkler de oldu örneğin, Arı ve Doğal Ürünler Ar-Ge ve Ür-Ge Uygulama ve Araştırma Merkezi, Bingöl Üniversitesi, Atatürk Üniversitesi ve Gebze Teknik Üniversitesi Arıcılık ve Arı Ürünleri Ortak Uygulama ve Araştırma Merkezi, Sosyal ve Ekonomik Çalışmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi, Kıraat İlmi Eğitimi Uygulama ve Araştırma Merkezi, Kıraat İlmi Enstitüsü, Arı ve Arı Ürünleri Yüksek Lisans ve Doktora Programları ilk defa Bingöl Üniversitesinde kuruldu. Bingöl Üniversitesi Dijital Dönüşüm, YÖK Anadolu ve Bölgesel Kalkınma Odaklı Misyon Farklılaşması ve İhtisaslaşması olmak üzere üç farklı alanda pilot üniversite seçildi. Üniversitemizin dijital dönüşüm alanında pilot üniversite seçilmesi, üniversitemize ciddi faydalar sağladı. Çünkü bu proje ile üniversitemiz teknolojik alt yapısını tamamlamış ve uzaktan eğitim merkezini çok daha işlevsel hale getirmiştir. Covid-19 Pandemisinden önce yapılan bu çalışmalar salgın döneminde eğitim ve öğretimin sekteye uğramasını engellemiş ve uzaktan eğitim yolu ile en verimli şekilde sürecin işletilmesini sağlamıştır. Bu kapsamda 704 öğretim elemanımıza Anadolu Üniversitesi tarafından Dijital Okur-Yazarlık eğitimi verildi. 2018-2019 eğitim-öğretim yılında Anadolu Üniversitesi tarafından 6608 öğrencimize, 2019-2020 eğitim-öğretim yılında da 2548 öğrencimize Dijital Okur-Yazarlık eğitimi verildi ve bu eğitimler hâlihazırda üniversitemiz tarafından devem ettirilmektedir.

YÖK Anadolu projesi ile genç üniversitelerin öğrencileri belirlenen alanlarda kıdemli üniversitelerin hocalarından ders alabilmekte, genç akademisyenler de kıdemli üniversitelerin alt yapılarından ve kütüphane imkânlarından faydalanabilmektedir. Bu çerçevede Üniversitemiz, YÖK tarafından İstanbul Üniversitesi ve Erciyes Üniversitesi ile eşleştirilmiştir. Üniversitemiz ile İstanbul Üniversitesi ve Erciyes Üniversite arasında yapılan protokollerle belli alanlarda Doçent veya Profesörlerden destek alınmakta ve kütüphanelerin ortak kullanımı, ortak yayın vb birçok alandan ortak çalışmalar yürütülmektedir. Üniversitemizin Bölgesel Kalkınma Odaklı Misyon Farklılaşması ve İhtisaslaşması Programı kapsamında pilot üniversite seçilmesi ile önceliğimiz kurumsal bir yapı oluşturmak oldu. Bu çerçevede öncelikle Pilot Üniversite Koordinasyon Merkezi (PİKOM) kuruldu. Arkasından da Arıcılık Uygulama ve Araştırma Merkezi, Arı ve Doğal Ürünler Ar-GE ve Ür-Ge. Uygulama ve Araştırma Merkezi, Sosyal ve Ekonomik Çalışmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi gibi merkezler kuruldu ve var olan merkezlerle amaç ve hedef birlikteliği sağlandı. Sadece üniversitemizin içinde merkez kurulumları ile yetinilmedi. Daha önce de ifade ettiğim gibi Bingöl Üniversitesi koordinatörlüğünde Atatürk Üniversitesi ve Gebze Teknik Üniversitesi ile birlikte ortak Uygulama ve Araştırma Merkezi kuruldu; İstanbul, Hacettepe, Çukurova üniversiteleri gibi ilgili üniversite ve kurumlarla işbirliği protokolleri yapılarak kurumsal alt yapı tamamlandı. Ayrıca bu amaç için Tarım, Gıda ve Hayvancılık Meslek Yüksek Okulu kuruldu.

Kurumsal yapılaşmamın dışında da birçok çalışma yapıldı. İhtisaslaşma alanı ile ilgili doğrudan arıcılıkla yüksek lisans ve doktor programları açıldı. İlgili fakülte ve yüksekokullarda arı ve arı ürünleri ile ilgili seçmeli/zorunlu dersler ihdas edildi. Birçok panel ve konferans gerçekleştirildi. Örneğin 2019’da 5 farklı ülkeden 200’e yakın katılımcıyla “Uluslararası Arıcılık Araştırmaları ve Sürdürülebilir Kırsal Kalkınma Stratejileri Kongresi” düzenlendi ve alanla ilgili akademisyen, sanayici ve üreticiler bir araya getirilerek deneyim paylaşımı ve iş birlikleri kurma imkânı sağlandı. Sonrasında da kongrede sunulan bildiriler kitaplaştırıldı. Üniversite bünyesinde arı ve arı ürünleri ile ilgili her tür analizin yapılabileceği yeni laboratuvarlar kuruldu. Bu laboratuvarlarda üç yıl boyunca Bingöl’ün farklı yörelerinde üretilen balların, üretildikleri bölgenin florası göz önünde bulundurularak analizleri yapıldı ve bu sonuçlarla Bingöl coğrafyası ve florasını kapsayan Coğrafi İşaret Belgesi alındı. Bölgesel Kalkınma ve İhtilaşma programı çerçevesinde üniversitemize birçok proje yürütülüyor.

Bu projeler ilerledikçe sonuç vermeye de başladı. Bu kapsamda üniversitemiz Türk Patent Kurumundan Çotla, BinBee, Binapi Binasel olmak üzere dört marka onayı aldı. Önümüzdeki zamanlarda bu markalarımızı raflarda göreceğiz. Yürütülen projeler neticesinde arı ve arı ürünleri ile ilgili 40’a yakın ürün elde edildi. İşletmecilerle yapılan ve yapılacak olan protokollerle bu ürünler satışta yerini alacaktır. Burada şunu da ifade etmek gerekir. Yakın zamanda SÜTAŞ Bingöl’deki tesislerinde “Bingöl Ballı Süt” üretimine başladı. Bu süt üretimi Bingöl Üniversitesinin arı ve arı ürünleri alanında pilot üniversite seçilmesinin bir sonucudur. SÜTAŞ’ın yanı sıra TİJDA Gıda AŞ, PROBİN Gıda AŞ, SERPA Gıda AŞ, Çapakçur bal gibi özel sektör şirketleri ile çalışmalarımız devam etmektedir. Üniversitemizin ve arıcılarımız ihtiyacı olan arıcılık kompleksi çalışmaları da devam etmektedir. Yakın zamanda kompleksin temeli atıldı. Bu komplekste Arıcılık müzesi, apiterapi merkezi, arıcılık eğitim alanları, arı üretim alanları, bal paketleme alanı gibi alanlar yer alacak. Ayrıca burada arıları kışlatma alanları da yer alacak. Ayrıca kompleksin bulunduğu alanda büyük bir bal ormanı ve merası oluşturulacak, arıların en çok ziyaret ettiği ağaç ve bitki türleri dikilecektir. Şimdiye kadar arıcılarımıza verdiğimiz eğitimler kompleks tamamlandığında uygulamalı bir şekilde yerinde verilmiş olacak. Üniversitemiz 2007 yılı sonrası kurulan üniversiteler arasında bölge itibariyle en iyi üniversitelerden biridir. Akademik, idari ve öğrenci sayısı açısından da hatırı sayılır bir noktaya ulaşan ve fiziki yapısını da neredeyse tamamlayan üniversitemiz, akademik derinliğe öncelik vermektedir. Nitekim yayınlanan üniversite sıralamaları üniversitemizin farkını ortaya koymaktadır. Üniversitemiz kişi başına düşen yayın sıralamasında Türkiye üniversiteleri arasında 6. sırada yer almıştı. “AD Bilimsel İndeksi 2022 Versiyon 1” tarafından yapılan araştırmanın sonuçlarına göre Üniversitemiz; ülkemizde 2000 yılı sonrası kurulan bölge üniversiteleri arasında 1’inci sıraya yer alırken, 2000 yılı sonrası kurulan üniversiteler arasında ise 8’inci oldu. 125 devlet üniversitesi sıralamasında 16’ıncı sırada yer alan üniversitemiz, değerlendirmeye tabi tutulan tüm üniversiteler arasında ise 26’ıncı sırada yer alarak önemli bir başarı gösterdi. Bundan sonra da önceliğimiz her zaman ve her açıdan kalite olacaktır.

Sizce öğrenciler Bingöl Üniversitesi’ni neden tercih etmeli?

Dana önce de ifade ettiğim gibi Bingöl Üniversitesi üç farklı alanda pilot üniversite ve bir şehir üniversitesidir. Şehrin içinde olması sosyal ve kültürel faaliyetlerin fazla olması bir tercih sebebi olabilir. Ayrıca üniversitemiz, fiziki anlamda alt yapısını tamamlamış akademik olarak da iyi bir konumdadır. Masrafsız, nitelikli ve şehir içinde olmakla beraber sakin ortamı sevenlerin tercih sebebi olabilir. Kaldı ki Bingöl Üniversitesi’ni tercih edecek olanlar için ilimiz, Doğu-Batı ve Kuzey-Güney kavşağında yer almaktadır. Ulaşım kolaylığından faydalanmak isteyenler için de önemli bir tercih nedeni olabilir. Çünkü Bingöl iline hem büyük şehirlerden hem de komşu illerden ulaşım kolaylığı var. Ayrıca Bingöl’de yeterli sayıda yurt olduğu için barınma konusunda öğrencilerimiz sorun yaşamamaktadır. Bunların yanısıra gerek ihtiyacı olan öğlencilerimiz için üniversitemiz kısmi çalışma bursu, yemek bursu imkanı sağlarken, yakın zamanda kurulan Bingöl Üniversitesi Geliştirme Vakfı da öğrencilere burs imkanı sağlamaktadır.

Bingöl Üniversitesi ve Bingöl ile ilgili hayalleriniz nelerdir?

Hamdolsun 15 Temmuz hain darbe girişimi ve pandemi sürecine rağmen kısmen daha önce de ifade etiğim gibi üniversitemiz için çok şey gerçekleştirdik. Elbette mükemmel olmak zor ama mükemmele yaklaşmak mümkün, biz de üniversitemiz için mükemmele yaklaşma çabası içerisinde olduk. Bundan sonraki süreçte daha çok derinlemesine kalite odaklı olmak ve Diş Hekimliği Hastanesini ve Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Fakültesini bir an önce faaliyete geçirmek istiyoruz. Bölge ağırlık değil Türkiye’nin hatta dünyanın birçok yerinden nitelikli öğrenci çekmek için YÖK’e başvurduğumuz Tıp, Hukuk ve Eczacılık Fakültelerinin kurulmasını arzu ediyoruz. Yapmakta olduğumuz ve yapacağımız nitelikli çalışmalarla da üniversite sıralamalarında daha üst sıralarda yer almak istiyoruz. Ayrıca Arı Kompleksimizin de bütün unsurlarının yanısıra bal ormanı ve bal merası ile cıvul cıvıl olmasını arzu ediyoruz. Bunların hepsi olacak inşallah ancak biraz zaman…

Son olarak neler söylemek istersiniz?

Üniversitemizi anlatma fırsatı verdiğiniz için sizlere teşekkür ediyorum. Her zaman söylüyorum idarecilerin elinde sihirli değnek yok. Başarılar tek başına olmuyor ekip ve destek işi. Biz göreve başladığımızdan buna hemşerilerimizden sürekli destek gördük. Bu vesileyle üniversitemizin kuruluşunda ve bu günlere gelmesinde büyük katkı ve destekleri olan başta Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere önceki YÖK başkanımız sayın Prof. Dr. Yekta Saraç’a, şimdiki YÖK Başkanımız sayın Prof. Dr. Erol Özvar’a, YÖK Yürütme Kurulu üyelerine, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Bingöl Milletvekili sayın Dr. Cevdet Yılmaz’a, ilimizin mevcut ve daha önce görev yapmış siyasetçilerine, ilimizin kıymetli mülki amirlerine, sivil toplum kuruluşlarına, akademik ve idari personelimize, öğrencilerimize, basın mensuplarına, öğrencilerimize kucak açan ve bizlere daima inanan, güvenen değerli Bingöl halkına çok teşekkür ederim.