Emekli öğretmen Nurettin Özkan, 41 yıl sonra geldiği Peri Vadisini kaleme aldı.
41 YIL SONRA PERİ VADİSİNDE
1980 faşist darbesinde Kiğı Bilekkaya – Hergep Ortaokulu müdürüyken Peri vadisinin yukarı kısmındaki Yedisu Ortaokuluna sürülmüştüm.
Kış aylarında Yedisu yolunda kar mücadelesi yapılmıyordu.
Kasım ayı başında Selenk köprüsünün yanına karayolları “Bu yolda kar mücadelesi yapılmıyor” diye bir tabela asar, Nisan başına kadar yol genelde kapalı oluyordu.
O yıl 6 sefer bu yolu yaya yürüyerek gidip gelmiştim.
Öğretmenlerin tamamı stajyer olduğu için okul müdürlüğünü mecburen bana vermişlerdi. Okul personellerinin maaş bordrolarını yapar her ayın 26’sında Kiğı’ya gelip mal müdürlüğüne teslim eder ayın birinde personelin maaşını bankadan alır okula dönerdim.
Bazen bir traktör bulur 7-8 saat traktörün römorkunda yolculuk ederdik, bu bile bizim için sevindiriciydi.
Çünkü kar veya heyelan nedeniyle yol kapalıysa, 63 km yaya yürümek zorundaydık ve o yıl 6 sefer bu yolu yaya yürüyerek gidip gelmiştim.
1982 yılının Haziran ayında 1402 sıkıyönetim yasasıyla Bingöl ilinde çalışması sakıncalı diye İzmir Bayındır İmam Hatip lisesine sürülmemle bu ceza bitti benim için, diktatörün bana verdiği en güzel sürgün cezasıydı.
Tam 41 yıl sonra kader beni yine Peri vadisine getirdi.
Eski diktatör gitmiş, yerine gelen yeni diktatör Türkiye’yi yerli ve yabancı talancılara teslim etmiş, madenci vampirler dünya kurulalı beri bakir kalan bu vadiyi talana başlamışlar, 7 barajdan sonra kalan araziyi madenciler zehirlemeye başladılar.
41 yıl önce yaya yürüdüğüm bu güzel tabiatı korumak için yöre dernekleriyle beraber basın açıklaması yaparak sesimizi duyurmaya çalıştık.
Dilerim çabalarımız sonuç verir, çengel boynuzlu dağ keçileri, vaşak, kurt, ayı, yüzlerce kuş çeşidi ve yüzlerce çeşit endemik bitki bu kırımdan kurtulur.
Doğanın yağmasına karşı çıkıp çocuklarımıza temiz bir çevre bırakmak her onurlu yurttaşın namus borcudur.
Sevgilerimle.
Nurettin Özkan