Akengin: Kiğı Barajından 10 aydır enerji alınmıyor!

Akengin: Kiğı Barajından 10 aydır enerji alınmıyor!

Geçtiğimiz hafta Cuma günü Bingöl FM’de “Çabakçurun sesi” programına konuk olanBingöl Kültür, Tarih ve Tanıtım Doğa, Derneği Başkanı ve aynı zamanda gazeteci Galip Akengin, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Akengin, “1998 yılında inşaatına başlanan ve 2018 yılında 2,4 milyar lira yatırım bedeliyle inşa edilen Kiğı Barajının girişinde yer alan palyaların çökmesinden dolayı 10 aydır enerji verilmiyor” dedi.

Haber Röportaj: Nihat KANAT

 ***

Aynı amanda gazeteci olan Bingöl Kültür, Tarih ve Tanıtım Doğa, Derneği Başkanı Galip Akengin, Kiğı barajıyla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Akengin, barajın girişinde yer alan palyaların çökmesi nedeniyle 10 aydır barajdan enerji alınamadığını kaydetti. Akengin, Kiğı, Adaklı, Yayladere, Yedisu gibi ilçelerin bulunduğu Kuzey ilçelerinde sahipsizlik nedeniyle heba edilen milyonlarca lira bulunduğunu anlattı.

2 YILDA ÇÖKEN BARAJIN ZARARINI KİM ÖDEYECEK?

 Akengin, “1998 yılında temeli atılan ve 2018 yılında 2.4 milyar TL’ye mal olan, kendi sınıfında Türkiye’nin en yüksek 4. Barajı olan Kiğı Barajı, 10 aydır enerji santralinin üzerinde yer alan palyaların çökmesi ile 10 aydır enerji üretimine ara verilmiş durumda. Baraj ile ilgili yetkili bulsam, ‘2.4 milyara yani eski hesapla 2.4 katrilyona mal olan bir barajın iki yılda yıkılmasına karşın yapım garantisi yok mu?’ diye soracağım ama yüklenici firma Özaltın – Cengiz inşaat olunca, şaşırmıyorum” diyerek devletin katrilyonlarının heba edilmesinin kabul edilemez olduğunu vurguladı.

 İL YOLU DURURKEN, İLÇE YOLLARININ YAPILMASI, MANTIĞINI ÇÖZEN VAR MI?

Kiğı Yedisu arasındaki 46 kilometrelik yolun 2012 yılında 270 trilyona ihalesiz olarak Özaltın-Cengiz ortaklığına verildiğini anımsatan Akengin, şöyle devam etti: “Bu yolun projesini, İstanbul’da faaliyet yürüten Bingöl Dernekler Federasyonu o zamanki başkanı rahmetli Yaşar Akyüz başkanlığında yol mühendisi Mehmet Emin Eriş tarafından hazırlandı, o zaman devlet Bakanlığına atanan Cevdet Yılmaz, Yusuf Coşkun ve Kazım Ataoğlu ile görüşmeye gittik, proje sunumunu yapan Eriş’e bakan Yılmaz, ‘Hali hazırda Diyarbakır, Erzurum, Elazığ ve Muş yolları yapılıyor, bu proje güzel ama ilerde olabilir’ demişti ancak kısa süre sonra yolun Özaltın’a verildiği ortaya çıktı. Bingöl Kiğı, Adaklı arası yapılmadan, Erzincan Yedisu yolu yapılmadan, tam ortada olan Kiğı-Yedisu yolunun hemen yapımına başlandı. ‘9 yıldır devam eden yolun yüzde 60’larda olması, heyelandan kaynaklanan yol projesinin değiştirilerek yeni bir tünel kararı ile en iyi tahmin ile 2023 yılında tamamlanabilir’ diyorlar. Ve maliyeti de 750 trilyona çıkabileceği söyleniyor. Devletin çar çur edilen bu halkın parası, bu firmalara yedirilmesi, helal olabilir mi?”

“VEBAL SADECE KONTROL EKİBİNDE DEĞİLDİR, İLİN VALİSİ, İLÇE KAYMAKAMLARI, BELEDİYE BAŞKANLARI VE STK’LAR, DEVLETİN YATIRIMLARINA SAHİP ÇIKMALIDIR”

Galip Akengin, milyonlar akıtılan ölü yatırımlara ilişkin bilgiler vermeye devam ederek, “Bir başka yatırım da Adaklı-Bağlarpınar (Temran) arasındaki sulama projesi. 1983 yılında başladı, Adaklı, Yeşiltepe, Döşlüce, Çeribaşı, Akbinek ve Bağlarpınar ovasının sulama projesine yığınla para harcandı ama sulama suyu bir türlü Bağlarpınar’a ulaşamadı. Konuyu DSİ bölge müdürlüğüne ilettik, ‘Biz yaparız ama sahiplenen yok’ dedi. İlçe Kaymakamı belediye mücavir alanında olduğu için karışmıyor, belediye başkanı, projenin öneminin farkında değil. Yapılan bunca emek ve heba edilen paramız ve üretim kültürünün olmaması, halkın kalkınmasına engel değil mi?” diye konuştu.

BÖLGENİN KALKINMASI İÇİN ÖNCELİKLE YOLLAR, ALT YAPILAR VE İSTİHDAM ŞART

Galip Akengin’in radyo programındaki açıklamalarından bazı satırbaşları şöyle:

“Bölgemizin kalkınması için öncelikle yollar yapılmalıdır, yol medeniyettir, medeniyetin beşiği olan Kiğı bölgesi derken eskiden Kiğı’ya bağlı olan Adaklı, Yayladere, Yedisu ve Sancak bölgesini kastediyorum, bu bölgenin yolları, halen yapılamamıştır. Yazmaktan bıktık, nihayet geçen sene Karlıova Adaklı arası yapıldı, Karer yolu bu sene yapılacak sözü verdiler. Kiğı Bilice yolu iki hafta önce ihale edildi. Bunu da ilçeye atanan Kaymakam ve Belediye başkanı Erzurum Belediye başkanı Mehmet Sekmen kanalıyla bu ödeneği çıkardılar. Biz bölge halkı olarak yapılanları da inkâr etmeyiz, yapılanlardan dolayı da teşekkür ederiz. Karlıova Yedisu yolu, perişan durumda. Yıllardır çözüm bulunamadı. Neden? Derseniz, bölge 1985 ten sonra yaşanan çatışmalı süreçten dolayı imkânı olanlar batıya göç etti. Nüfus azaldı, ödeneklerde nüfusa göre paylaşılıyor, bölgeden aktif siyasette yer alma fırsatı da verilmeyince, hizmetten geri kaldı.”

35 YILDIR BÖLGEDEN MİLLETVEKİLİ SEÇİLEMEMİŞTİR

“Bölge halkı olarak hizmetlerin aksamasını siyasete bağlama sebebimiz ortadadır. Örnek olarak Genç Servi yolu çok kötü idi, o bölgeden Milletvekilliğine seçilen Eşref Taş, o yola ödenek çıkardı ve yapıldı, büyük bir gölet ödeneği çıkardı. Diğer vekillerin de bu benzeri çalışmaları sıralayabilirim. Çünkü seçim bölgesinde vefat edenler oluyor, zaman zaman bölgeye gitmek zorunda kaldıkları için mevcut soruna çözüm bulmada gayret etmek durumunda kalıyorlar. Benim gariban bölgeme, seçimden seçime bile bazen gelmezler ki. Karlıova Yedisu arasına Erzurum il özel idaresi tarafından yapılan çat üzerinden gidip geliyorlar. Dere yolunu kullanmazlar. 40 km’lik yol, geçen sene meydana gelen deprem de Cumhurbaşkanı yardımcısı da bu yolu gördü, ama bu konuda bir yatırım programı duymadım. Erzincan Yedisu yolu içler acısı durumdadır, iki hafta önce çığ düştü, zaman zaman heyelan, kaya düşer yol kapanır, geçen hafta Adana milletvekili bu yolu meclise taşıdı, Bingöl milletvekilleri için bu ayıp yeterdir. Biz bunları görmüyor değiliz. Bölgenin en son vekilleri Mehmet Ali Doğuşlu ve İlhami Binicidir. 1987 den sonra bölgede vekil seçilememiştir. Buda Cumhuriyet tarihinde en fazla hizmet alınan zamanda, bölgeden vekil olmadığı için yollarımız, alt yapılarımız, insanımızın temel hizmetleri gecikmiştir. Bu sözlerimi kimse farklı yerlere çekmesin, maalesef siyasiler, bölgecilik ve adamcılık yapıyorlar.”

“BÖLGE HALKI, YOLLAR YAPILIRSA, GERİ GÖÇ EDER”

“Adaklı Sancak arası satı kaplama asfalt bu sene programa alınmış, Yine Karer yolu programa alınmış. Erzincan Kiğı yolu ve Kiğı Sancak arası yapılırsa; batıdan çok ciddi bir nüfus geri göç eder. İnsanımız gurbete çıkarken imkânları kısıtlıydı, çalışkan olan bölge halkı, belli bir imkâna ulaştı ama geri gelirken yol, alt yapı, içme suyu, kanalizasyon yani temel hizmetlerin olması halinde emekli olan herkes geri dönüp ev yapıyor. İnsanımız bölgesine duyarlıdır ama siyaset bunu göremiyor.

Sancak Bingöl arasında yol çalışması her ne kadar duble olmasa da yapılan yol, virajlar kesildiği için iyidir. Bizler bu yol için çok ciddi bir mücadele verdik, ilimizde ilk defa bir yol için imza kampanyası başlatılmış oldu, iki bin kişi imza attı. Üç noktada bizim çizdiğimiz noktaya güzergâh yapıldı, Kartal köyünün karşı tarafından gitseydi 3 km daha kısalmış olacaktı ama olayın içinde başka sebepler varmış, onun dışında Sudüğünü ve Balıklıçay köylerine girmeden yan taraftan transit geçmesi, tüm bölge halkı tarafından memnuniyetle karşılanıyor.  Bu yol aynı şekilde Adaklı Kiğı ve devamında Erzincan’a bağlandığı takdirde, bölgenin kalkınması o zaman başlayacaktır.”

“BÖLGENİN TARİHİ DEĞERLERİ YOK EDİLİYOR”

“Bölgemizin tarihi değerleri maalesef yok ediliyor, Kiğı, Adaklı, Yayladere ve Yedisu ilçelerimiz tarihi yapıları define avcıları, demek avcı yerine koymak aslında avcılara hakaret oluyor ama başka bir tanımı olmadığı için tamamen cehalet ile tarihi çeşmeler, kiliseler tahrip edilmiş durumda. Adaklı da tarihi çeşmenin, üstünde Kilise ve onun üzerinde yapılan Caminin altı ciddi şekilde tahrip edilmiştir. Konuyu haber yaptık, Bölge müdürlüğüne görselleri paylaştık ama ödenek sorunundan dolayı yapılamıyor. Bu bölgede geçmişi 3 bin yıllara dayanan kiliseler, çeşmeler yok olmaya devam ediyor ve kimse bir şey yapmıyor.”

TABLET KAMPANYASI

Galip Akengin, gazeteciliğin ardından dernek çalışmaları hakkında da bilgiler verdi. Akengin, kısa süre önce başlattıkları ve eğitime erişimde sorun yaşayan öğrenciler yararına başlatılan tablet kampanyası hakkında da bilgiler vererek, şunları aktardı:

“Gazetecilik mesleğimizin yansıra dernekçi geçmişimiz çok eskiye dayanıyor. Dernekçilik, kimine göre gereksizdir ama biz sorumluluk olarak görüyoruz. Dernekçiliğin tarihçesi, HilfulFudul’dan yani peygamber efendimizin kuruluşunu teşfik ettiği Dernekçilik, dayanışma ve sosyal yardımlaşma kurumudur.

Bingöl Kültür, Tarih ve Tanıtım Doğa, Derneğimizin kuruluş amacı, 30 yıl yaşadığım İstanbul’da ve basının içinde yer alan bir doğulu, Bingöllü bir Kürt olarak bölgeye yönelik olumsuz imaj, olumsuz haberler üzerine içimdeki bu eksikliği Bingöl’e taşındıktan sonra sizin de içinde olduğunuz gazeteci arkadaşlardan oluşan bir yönetim ile beraber kurduk.

Memleketimizin batıya göre çok daha güzellikleri vardır, doğası, tarihçesi, kültürü, insanımızın misafirperverliği, insana dair güzellikleri yansıtmak için kurduğumuz bu dernek ile, bu güzellikleri tanıtmaktır.

Bingölün dört bir tarafını gezen, çekimler yapan, bilgiye ulaşan bir yönetimimiz var. Bunu projeler yaparak doğamızı, tarihimizi korumaya çalışıyoruz.

En son olarak pandemiden dolayı dünya genelinde uzaktan eğitim almak zorunda olan öğrencilerimize yönelik başlattığımız ‘İNTERNETSİZ EV, TABLETSİZ ÖĞRENCİ KALMASIN’ kampanyamızla ilgili şu ana kadar yaptıklarımızı paylaşayım.”

TABLETLER ÖĞRENCİLERE DAĞITILDI VE DEVAM EDECEK

“Biz bu kampanyayı öncelikle çevremizden başlattık, Avrupa’da iş insanı akrabam ile görüştükten sonra başladık. Allah destek veren tüm canlardan razı olsun.

Kuzenim Ferit Tüker, 90 tane tablet getirdi, 70 tanesi Adaklı köylerine dağıtıldı, 20 tanesi de İstanbul’daki hemşerilerimize dağıtıldı.

Yine 15 yıldır sayesinde dualar aldığım çok değerli iş insanımız Ali Çinko beyden 6, yazarımız Emin Toprak bey 1, Ömer Nayır bey 1, Sancak Sütgölü Zağ köyü eski dernek başkanı Gazi Adkovayçin’den 2, Adaklılı iş insanımız değerli dostum Vedat Aktaş’tan 2 ve sevgili arkadaşım Hasan Çiytak’tan 1 olmak üzere 13 tane tableti öğrencilerimize dağıttık.

Bu tabletlerden 8 tanesi Bingöl merkeze dağıttık, imkanı kısıtlı olan öğrencilere aracı olan Semiramis Karaarslan hocama ve Abdurrahman Korkut arkadaşıma da teşekkür ediyorum. İnanın merkezde 2 öğrenciye tablet verdikten sonra ağlamaktan kendimi zor tuttum.”

“BİNLERCE ÖĞRENCİMİZİN TABLET İHTİYACI VAR”

“Bingöl genelinde 56 bin öğrenci var, 21 bin ilkokul, 18 bin ortaokul ve 17 bin de Lise öğrencisi mevcuttur. Bakanlık 5500 civarında tablet dağıtma planı yapmıştır. Ülke genelinde öğrencilerin tamamına tablet vermesi, imkansız gibi bir durumdur. Bizler de her şeyi devletten beklemek yerine iş insanları, STK’lar ile işbirliği yaparak hayırseverleri harekete geçirmek istedik. Amacımız, eğitimlerini devam eden gençlerimize katkıda bulunmak ve günü gelip batıya gittikleri zaman bilgili, özgüveni olan, kendilerini ifade eden bir gençliğe sahip çıkmaktır. Bu öğrencilere bizler bugün sahip çıkarsak, yarınlarda onlarda aynı merhameti, şefkati kendinden sonraki nesile sahip çıkacaklardır. Bu amaçla çıktığımız yolda, gayet iyi tepkiler alıyoruz. Allah o güzel gönüllü insanlarımızdan razı olsun.”

“HERKES KENDİ EVİNİN ÖNÜNÜ TEMİZLERSE, MEMLEKET TEMİZ OLUR”

“Bizim yaptığımız kampanya ile sadece kendi elimizle dağıtımından kat kat fazlası, Kiğı ve Yayladere ilçelerinde iş insanımız, Kaymakamlıklarımız ve Belediye başkanları iş birliği ile yüzlerce öğrenciye tablet ulaştırıldı.

Yine Karlıova ilçemizden İstanbul’da faaliyetlerini sürdüren Poyrazlar Derneği başkanı İş insanı Ömer Poyaz, 300 tane tablet sözü verdi, bir hafta içerisinde getirecek ve köy öğrencilerine dağıtacağız. Yani hayırseverlerimiz destek verdikleri sürece bizde o canlarımızın ve öğrencilerimizin arasında köprü görevi yapmaya devam edeceğiz.”