Yedisu ilçesini ziyaret eden Bingöl Doğal Afet Gönüllüleri Derneği (BİNDAG) yönetim kurulu başkanı Semiramis Karaarslan, “Emsalsiz doğasını, suyunu korumak ve gelecek nesillere bir eser olarak bırakmak için Peri Vadisini Milli Park ilan edilmelidir” diye konuştu.
Kararslan; “Geçen hafta Dernek yönetimimizle birlikte Yedisu ilçemizi ziyarette bulunduk. Perisuyu vadisinin muhteşem doğa güzelliğine hayran kaldık. Yönetimimizle, Doğa Harikası Perisuyu vadisi çevresinde bulunan doğal bitki örtüsü ve hayvan türlerini korumak için 48 Milli Parkı bulunan Ülkemizde, Perisuyu Vadisinin nadir bulunan tabii ve kültürel kaynak değerleri nedeniyle koruma altına alınması için Milli Park Statüsüne alınması düşüncesi oluştu. Görüştüğümüz yöre halkı ve STK’ları bu konuda bizlerle hem fikirler. Onların da bu konuda görüşlerini aldıktan sonra çalışmalarımıza başladık. BİNDAG (Bingöl Doğal Afet Gönüllüleri) Dernek Yönetim Kurulu Üyelerimizle, Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürü Erkan Davran’ı ziyaret ettik. Milli Park olabilmesi için nasıl bir prosedür başlatmamız gerektiğini sorduk. Oradan aldığımız bilgilerle gerekli girişimleri başlattık.
Ulusal ve uluslararası düzeyde eşi ve benzerine az rastlanan Perisuyu vadisi türünden kültürel ve doğal güzelliklere ev sahipliğiyle, koruma altına alınmasını gerektiğine inanıyoruz. Amacımız, ormanları, yeşili ve doğal güzellikleriyle kaplı Bingöl ve tüm kamuoyunun desteğiyle bunu başarabilir ve 48 Milli Parkın 49 uncusu neden olmayalım? Düşüncesindeyiz…
Doğa Harikası Perisuyu Vadisinin Milli Park olması için, ülkemizin her köşesinden destek bekliyoruz. Elele verirsek başaracağımıza eminim” dedi.
Karaarslan: “Perisuyu Vadisinin turizm, spor, gözlem, piknik, hobi veya bilimsel amaçlı kullanılması doğayı korumanın değerini ortaya koyacaktır. Şayet Milli Park ilan edilirse, yörede tükenmekte olan tüm canlılar koruma altına alınacaktır. Böylece ekolojik dengenin korunmasına bir nebzede olsa katkıda hepimizin emeği olacaktır. Bizler bir aileyiz ve nerede bir girişim olursa hepimiz üstlenmeli ve üstümüze düşen görevi. Yurdumuzun her köşesinden ve tüm STK’lardan destek bekliyoruz”.
Kanunun 6. maddesi; milli parkı, tabiat parkını, tabiat anıtını ve tabiat koruma alanını tanımlamaktadır. Buna göre;
– Milli park; bilimsel ve estetik bakımından, milli ve milletlerarası ender bulunan tabii ve kültürel kaynak değerleri ile koruma, dinlenme ve turizm alanlarına sahip tabiat parçalarını,
– Tabiat parkları; bitki örtüsü ve yaban hayatı özelliğine sahip, manzara bütünlüğü içinde halkın dinlenme ve eğlenmesine uygun tabiat parçalarını,
– Tabiat anıtı; tabiat ve tabiat olaylarının meydana getirdiği özelliklere ve bilimsel değere sahip ve milli park esasları dahilinde korunan tabiat parçalarını,
– Tabiatı koruma alanı; bilim ve eğitim bakımından önem taşıyan nadir, tehlikeye maruz veya kaybolmaya yüz tutmuş ekosistemler, türler ve tabii olayların meydana getirdiği seçkin örnekleri ihtiva eden ve mutlak korunması gerekli olup sadece bilim ve eğitim amaçlarıyla kullanılmak üzere ayrılmış tabiat parçalarını,
İfade etmektedir.
2873 sayılı Milli Parklar Kanununun 3. maddesine göre; Milli Park karakterine sahip olduğu tespit edilen alanlar, Milli Savunma Bakanlığının olumlu görüşü, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve Kültür ve Turizm Bakanlığı ile diğer ilgili bakanlıkların da görüşü alınarak, Çevre ve Orman Bakanlığının teklifi üzerine Bakanlar Kurulu kararı ile milli park olarak belirlenir.
Uzun devreli gelişme planı; Uzun Devreli Gelişme Planı ve Yönetim Planı Danışmanlık Hizmet Alımı İşine Ait Genel Teknik Şartnamede; “Ekolojik planlama yaklaşımı ile özellik ve nitelikleri göz önünde tutularak, milli park ve tabiat parkı statüsündeki alanların korunması, kaynak değerlerinin devamlılığının sağlanması, geliştirilmesi, yönetimi ve tanıtılması ile ilgili planlama esaslarını, bu planda öngörülen koruma ve gelişim bölgelerinde her türlü yerleşme ve diğer arazi kullanım kararları ve yerleşim birimlerinin gelişme alanları için yapılacak her ölçekteki uygulama imar planları ile uygulama projeleri ve uygulama programlarına esas oluşturan, bunlara ilişkin karar ve hükümleri belirleyen, bilimsel raporuyla bir bütün olan ve Çevre ve Orman Bakanlığınca onaylanan 1/25.000 veya alanın büyüklüğüne göre gerektiğinde daha alt ölçekli fiziki plan” olarak tanımlanmıştır.
Milli Park Gelişme Planları (Uzun Devreli Gelişme Planı) Kim Hazırlar
2873 sayılı Milli Parklar Kanununun 4. maddesine göre milli park gelişme planı, ilgili bakanlıkların olumlu görüşleri ve gerektiğinde fiili katkılarıyla, Çevre ve Orman Bakanlığınca hazırlanır ve yürürlüğe konur.
Tabiat parkı, tabiat anıtı ve tabiatı koruma alanı olarak belirlenen yerler için gerekli planlar, Kültür ve Turizm Bakanlığının görüşü alınarak Çevre ve Orman Bakanlığınca hazırlanır ve yürürlüğe konur.
Milli Parklar Kanunu kapsamına giren yerlerdeki turizm bölge, alan ve merkezlerinde, turizm yatırımlarına ilişkin plan kararları Çevre ve Orman Bakanlığının görüşü alınarak sonuçlandırılır.
Uzun devreli gelişme planları hazırlanırken 12 maddelik ilkelere uyulması zorunludur:
Bu planlar, korunan alanların kaynak değerlerinin tanımlanması, korunması, rehabilitasyonu, idaresi ve tanıtılması ile ilgili 1/25.000 ölçekte kararların getirildiği ve hâlihazırdaki planlar ile hazırlanacak daha büyük ölçeklerdeki planları, programları yönlendirici ve yol gösterici fonksiyona sahip planlardır.
DETAY İÇİN: https://bolge10.tarimorman.gov.tr/Documents/Milli%20Parklar%20Y%C3%B6netmeli%C4%9Fi.pdf