KALAYCILIK MESLEĞİNİ SÜRDÜREN KİĞILI
KALAYCILIK MESLEĞİNİ SÜRDÜREN KİĞILI
Kiğı ilçesinde kalaycılık mesleğinin son ustası olarak bilinen Ali Bozkurt (75), gelişen teknolojik gelişmeler karşısında yok olmaya yüz tutan ata mesleği kalaycılığı 60 yıldır sürdürmeye gayret ediyor.
Anadolu kültürünün bir parçası olan kalaycılık, artık bitme noktasına geldi. Anadolu şehirlerinde sayıları birkaç kişiyi geçmeyen kalaycılar, teknolojiden dolayı mesleğin yakın zamanda biteceğini söylüyor.
Tarihi milattan önce 3 binli yıllara dayanan kalaycılık, asırlarca insanlığa gelir sağlayan bir meslek olarak bilinir. Anadolu kültürünün bir parçası olarak bilinen kalaycılık, günümüzde yok olmaya yüz tutan meslekler arasında yerini aldı.
Daha önceleri mutfaklarda yoğunlukta bulunan bakır mutfak eşyalar, üzerlerindeki kaplamanın soyulmasıyla birlikte kanserojen maddelere karşı kalaylanıyordu. Bu da kalaycılık mesleğinin önemini arttırıyordu.
Önceki yıllarda seyyar olarak at ve eşşek sırtında köy köy, belde belde gezen kalaycılar, şimdi ise bir elin parmaklarını geçmiyor.
Bingöl’ün Kiğı ilçesinde 60 yıldır baba mesleği olan kalaycılığı tüm sıkıntılara rağmen bırakmayıp sürdüren ilçenin son kalaycısı Ali Bozkurt, baba mesleği olması dolayısıyla iş olmamasına rağmen bu mesleği sürdürdüğünü söyledi. Bozkurt, kendisiyle birlikte bölgede kalaycılık mesleğinin yok olacağını söyledi.
“Bakır’ın yerini krom, çelik ve alüminyum mutfak ürünleri yer alınca kalay işi kalmadı”
Bozkurt, “Şimdi bu baba mesleği olarak bana kaldı. Dedem de kalaycıydı, babama devretti, babam da bana bıraktı. Bu mesleği bu şekil devam ettiriyorum. Eskiden köylere gidiyorduk. Bakır kaplar vardı onların dışında bir şey yoktu. Onun için sadece kalaycılık vardı. Şimdi bakır eşyanın yerini krom, çelik ve alüminyum alaşımlı mutfak ürünleri yer aldı. Dolayısıyla, şimdi kalay işi kalmadı. Köylü insanı köyünü bırakıp İstanbul’a gitti. Köylü vatandaş kalmayınca bakır da kalmadı. Böylece kalaycılık işi bitme noktasına gelince bu mesleği yapanlar da bıraktı. Eskiden üç kişi çalıyorduk, şimdi ben tek kaldım. Zor idare ediyoruz. Çalışma gücümüz var ama iş yok.” dedi.
Kalaycılık mesleğinin artık geçim sağlamak için değil, baba mesleği olduğu için sürdürdüğünü dile getiren Bozkurt, “5-10 günde bir bazen kalay işi çıkıyor. İstanbul ve batı şehirlerinden gelenler oluyor. Eskiden devamlı iş vardı, şimdi haftada bir, on günde bir, bir iki iş oluyor. Babamdan kaldığı için terk edemiyorum.” ifadelerini kullandı.
“Gözümü kalaycılıkla açtığım için bırakmak istemiyorum”
Kalaycılıkla birlikte geçimini sağlamak için başka işler de yaptığını dile getiren Bozkurt, “Kalaycılık tek yeterli olmadığı için soba, banyo kazanı ve kaynak işlerini yapıyorum. Şu an kalaycılığı bir gelir değil, baba mesleğini yok olmaması için hobi olarak sürdürüyorum. Gözümüz kalaycılıkla açıldığı için bırakmak istemiyorum. Bu işte ekmek yedik. Ev yaptık çocukları okuttuk. Şimdi de bu iş bitmek üzere. Rızık için Allah büyüktür.” şeklinde konuştu. (Haber: Nihat Kanat- Atilla Parkın)