DOLAR
32,3605
EURO
34,9891
ALTIN
2.324,37
BIST
9.079,97
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Açık
21°C
İstanbul
21°C
Açık
Cuma Parçalı Bulutlu
23°C
Cumartesi Az Bulutlu
21°C
Pazar Parçalı Bulutlu
21°C
Pazartesi Az Bulutlu
23°C

Temurci: “Kiğı’dan Rize’ye göç eden bir ailenin evladıyım”

Temurci: “Kiğı’dan Rize’ye göç eden bir ailenin evladıyım”
17.04.2023 01:57 | Son Güncellenme: 17.04.2023 02:28
244
A+
A-

Demokrasi Güçlendirme Derneği tarafından düzenlenen iftar programında yaptığı konuşan Gelecek Partisi Genel Başkan yardımcısı Selim Temurci, “Ben 180 yıl önce Kiğı’dan Rize’ye göç eden bir ailenin evladıyım” diye konuştu.

Merkezi İstanbul Fatih’te bulunan Demokrasiyi Güçlendirme Derneği tarafından düzenlenen iftar programına Deva Partisi Genel başkanı Ali Babacan, Gelecek Partisi Genel Başkan yardımcısı Selim Temurci, Yeşil Sol Parti milletvekili adayı Tuncay Gökçe, DEVA Partisi İstanbul İl Başkanı Erhan Erol,  Bingöl il, ilçe ve köy dernek başkanları yanı sıra çok sayıda davetli katıldı.

STK’LARIN GÜCÜNÜ 6 ŞUBAT DEPREMİYLE YENİDEN GÖRDÜK

binguven-bal2

İftar programını düzenleyen Demokrasi Güçlendirme Derneği başkanı İlyas Buzgan, “6 Şubat depremleri hepimize bir hakikati daha gösterdi, sivil toplum örgütleri, toplumun organize gücü oldu” dedi.

Sivil toplum kuruluşlarının ne kadar gerekli ve önemli oldukları hakikatini vurgulayan Buzgan, “Bu kuruluşlar 6 Şubat ve sonrasında bir taraftan binlerce insanımızı enkaz altından çıkarırken öte taraftan bölgeye yapılan muazzam yardımların akışını da organize ettiler.

Bir sivil toplum kuruluşu olan Demokrasiyi Güçlendirme Derneğine gelince:

Derneğimizi, Demokrasi, İnsan Hakları, Hukukun Üstünlüğü ve Azınlık Haklarına saygılı olmayı içeren Kopenhag Siyasi Kriterlerini savunmak amacıyla 2021 yılında kurduk.

Kurulduğu günden bugüne kadar çok önemli iki çalışmaya imza attık.

Türkiye Tipi Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ve Güçlendirilmiş Parlamenter sistem isimli iki dev eseri literatüre kazandırdık.

Derneğimiz bundan sonra da ilke ve hedefleri doğrultusunda çalışmalarına devam edecektir.

Bu kapsamda 2023 yılının sonuna kadar 3 önemli projeye imza atmayı planlıyoruz

Birinci projemiz antik çağdan 21. Yüzyıla Kadar 25 Filozofun Gözüyle Demokrasi,

ikinci projemiz, Yerel Yönetimler ve Demokrasi sempozyumu ve üçüncü

projemiz ise 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü Münasebetiyle

Türkiye’de hukukun üstünlüğü ve İnsan haklarının genel görünümü ile ilgili

bir çalıştay yapmak olacaktır.

Peki neden Kopenhag Kriterlerini tercih ettik?

Bizler, bu ilke ve değerlerin su, oksijen ve gıda kadar yaşamsal olduklarına

inanıyoruz. Bu ilke ve değerlere göre yaşayan toplumların mutlu, güçlü ve

özgür olduklarını görüyoruz.

Bu ilkelerle barışık olmayan toplumların kaderine

umutsuzluk, savaş, açlık ve sefaletin damga vurduğunu da biliyoruz”.

Aziz dostlar,

“TERCİH BİZİMDİR”

Buzgan, konuşmasını şöyle sürdürdü.

“Ya bu ilkelerin egemenliğinde mutlu bir yaşamı tercih edeceğiz, ya da sefalet içinde can çekişmeye devam edeceğiz.

Sözlerime son verirken bir hususa özellikle dikkatinizi çekmek istiyorum.

Türkiye 14 Mayıs’ta çok önemli bir seçim yapacaktır.

Demokrasiyi Güçlendirme Derneği olarak bizler, bu seçimde Dokuz realitenin Dokuz ilkeyle taçlanmasını umut ediyoruz.

1- Türkiye’nin 85 milyon vatandaşımızın onuru ile taçlanmasını,

2-Devletin adalet ile taçlanmasını,

3-Cumhuriyetin demokrasi ile taçlanmasını,

4-Laikliğin özgürlük ile taçlanmasını,

5-Siyasetin dürüstlük ile taçlanmasını,

6-Kamu Yönetiminin liyakat ile taçlanmasını,

7-Ekonominin refah ile taçlanmasını,

8-Etnik farklılıklarımızın eşitlik ile taçlanmasını,

9-Ve Mezheplerimizin hoşgörü ile taçlanmasını temenni ediyoruz.

Hayallerimizin siyasilerin hedefleri arasında yer alması umuduyla, hepinizi saygıyla selamlıyorum” dedi.

BABACAN: ENDİŞEYE GEREK KAZANACAĞIZ

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, “Endişeye mahal yok. Buradayız ve ülkemizi içinde bulunduğu derin krizden çıkaracağız. 85 milyonu, tüm milletimizi, 14 Mayıs’ta yazmaya başlayacağımız ve tüm dünyaya örnek olacak demokrasi hikayemize davet ediyorum.” dedi.

Cumhurbaşkanlığı seçimini, Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun kazanacağını ifade eden Babacan şunları kaydetti:

“İnşallah 28 gün sonra İstanbul damgayı demokrasiye, atılıma basacak. İleri demokrasiden, çoğulculuktan, katılımcılıktan vazgeçmeyeceğiz. Hukuk devletinden vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz. 14 Mayıs’ta öyle bir seçim yapacağız ki Türkiye kazanacak. Sağcı-solcu demeden, muhafazakar-seküler demeden, Türk, Kürt, Arap, Laz, Çerkez demeden, Sünni-Alevi demeden hep beraber ‘daha fazla demokrasi’ diyeceğiz ve adayımız sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu ülkemizin 13. cumhurbaşkanı yapacağız.”

Babacan, seçimleri kazanmaları halinde kurulacak hükümetin yapacağı icraatları anlatarak “Biz 6 parti, tam mutabakatla güçlendirilmiş parlamenter sisteme nasıl geçileceğiyle ilgili anayasa metnimizi hazırladık. 2300 maddelik ortak politikalar metni imzaladık. Kurulacak hükümetin her alanda ne yapacağı konusunda da 6 parti mutabık kaldı. Endişeye mahal yok. Buradayız ve ülkemizi içinde bulunduğu derin krizden çıkaracağız. 85 milyonu, tüm milletimizi, 14 Mayıs’ta yazmaya başlayacağımız ve tüm dünyaya örnek olacak demokrasi hikâyemize davet ediyorum.” şeklinde konuştu.

GÖKÇE’YE BÜYÜK ALKIŞ DESTEĞİ

Yeşil Sol Partisi İstanbul 1. Bölge adayı Tuncay Gökçe, selamlama konuşmasında büyük alkış desteği verildi.

 Gökçe, Kürt siyaseti zindanlarda yeşermiş bir harekettir. Buradan zindanlarda tutsak olan başta genel başkanımız Selahattin Demirtaş başta olmak üzere tüm tutsaklara selamlar gönderiyorum.

Türkiye’yi yönetenler gerilime, kutuplaştırmaya sürükleyen bir politika yürütüyorlar. Partilerin kapatılma amacı, gençlerimizin dağlara gitmesi için uygulanıyor, bizler legal politikalar üretmeye çabalarken, mevcut iktidar, partileri kapatarak ve yok sayarak kutuplaştırıyorlar.

Tuncay Gökçe’nin konuşması için tıklayın….

TEMURCİ: MESELE 86 MİLYONUN MESELESİDİR

Son olarak konuşan Gelecek Partisi Genel Başkan yardımcısı Selim Temurci, Ülkede en büyük sorun demokrasi sorunu var, ülkede çok büyük bir kutuplaşma var,  kutuplaştırarak ülkeyi yöneten bir anlayış var, demokrasimiz yaralıdır, hastadır ama bu demokrasiyi de yine demokratik yollarla çözeceğiz. 14 Mayıs’ta bu zihniyeti sandıkla gönderip kardeşlik hukukunu inşallah yeniden hakim kılacağız.  

Temurci, Siyasiler mikrofonu eline aldığında 86 milyonu gözünün önüne alarak konuşmalıdır, bizler inanan insanlarız, şu ramazan iftar sofraları bizim kardeşlik soframızdır, Halil İbrahim soframızdır, onun için Kürdün hakkını Türk, Türk’ün hakkını Kürt savunduğu zaman, gerçek demokrasi gelmiş olacaktır.

Demokrasi meselesi sadece siyasi partilerin değil, STK’ların da meselesidir, hak hukuk, biresysel temel hak ve özgürlükler, basın özgürlüğü, insanca yaşam, refahla yaşamak, gençlerin geleceğini umutla yaşadığı bir ülke haline getirmek hepimizin görevidir.

Mesele Türkiye’dir, mesele, ülkemizin geleceğidir, mesele sadece Kürtlerin değil, Türklerinde meselesidir.

Tüm inançların meselesidir, mesele 86 milyonun meselesidir. Bizler bu Halil İbrahim sofralarını birleştikçe, hepimiz kazanacağız” dedi.

Gelecek Partisi Genel Başkan yardımcısı Selim Temurci’nin konuşması için tıklayınız…

rodi
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.