Dilbağı, ‘Türkiye’nin Hamur İşi Tarifleri’ni kitaplaştıracak

Çengelköy Börekçisi adıyla İstanbul’un en önemli börekçi ustalarından biri olan Bülent Dilbağı, 81 ili gezerek hamur işi tariflerini kitap haline getiriyor. Dilbağı’nın ilk adresi ise memleketi Bingöl oldu.

*****

İstanbul’un en önemli börekçilerinden biri olarak kabul edilen Çengelköy Börekçisi işletmeleri sahibi ve ustabaşı Bülent Dilbağı, Türkiye’yi gezerek yerel hamur işi tariflerini araştırıyor. Tarifleri yerinde gezerek kayıt altına alan Dilbağı, bu tarifleri ise tek tek reçetelendirerek kitaplaştıracak.

Kitap projesi kapsamında 17 ay boyunca, 81 ili ve bu illerin birçok ilçesini gezeceğini belirten Dilbağı, ilk adımı da memleketi Bingöl’den atarak çalışmasına başladı. Bingöl, Elazığ, Tunceli-Pülümür ve Malatya’yı gezerek bir hafta boyunca toplamda 4 bin kilometre yol kat eden Dilbağı, derlediği tarifleri ‘Türkiye’nin hamur İşi Tarifleri’ adıyla kitap haline getirecek.

Bundan sonraki çalışmalarının sadece kitapla sınırlı kalmayacağını dile getiren Bülent Dilbağı, “Fikir-Sanat-Lezzet” oluşumları çerçevesinde çok farklı alanlarda hizmete etmeye devam edeceklerini söyledi. Dilbağı, “İşte bunun gibi çalışmalarımızdaki diğer önemli amaçlarımdan birisi ise Türkiye’nin bütün bölgelerindeki emeği ve yapılan hamur işleri lezzetlerini herkese birinci ağızdan anlatmak olacak. Beraberimizdeki diğer değerli insan, Adaklı Dernekler Birliği Başkanı Sayın Ahmet Cevdet Özdemir ağabeyimdi. Bize harika rehberlik yaptı. Kendisine teşekkür ederim” şeklinde konuştu.

‘BABA OCAĞINDAN BAŞLANGIÇ YAPTIM’

Bülent Dilbağı, kitap çalışması hakkında şu bilgileri verdi: “Bingöllü biri olarak ve çocukluğumun bir dönemini burada geçirmiş bir hamur işleri ustası olarak, nerede olursam olayım mesleğimi en iyi şekilde yapmaya çalıştım. Türkiye’nin en iyi yerlerini işleten veya en iyi yerlerinde çalışan hamur işi ustalarının ve sektör içindeki iyi börekçilerin Bingöl’den çıktığını bilmek de bu işteki farklılığımızı ve ayrıcalığımızı ortaya koymaktadır. Uzun süren çıraklık, kalfalık ve ustalık hayatından sonra, İstanbul’un en güzel yerlerinde işletmeler açma imkânımız oldu. Babam Musa Dilbağı’nın işletmeci ahlakı ve annem Remziye Dilbağı’nın girişimci ve cesur ruhu, bu başarılara ulaşırken hep yol rehberimdi. Ustalık dönemimde ve tüm iş hayatım boyunca yeniliklerin peşinden koştum. Şimdi ise yıllardır hayalini kurduğum kitap projem için Bingöl’den, baba ocağından yeni bir başlangıç yaptım. Her iş kolunda olduğu gibi börekçilik mesleğinde de en gerekli şeyin başında işini sevmek ve bunu nasıl yapacağını bilmek gelir. Bunun için de hamur işi tarifleri çok önemlidir. Yerel tarifleri bilmek ve bunları insanlara aktarabilmek ise ciddi bir iştir.

17 AY BOYUNCA 81 İLİ GEZECEKLER

“Her ne yaparsanız yapın, yaptığınız işi iyi bilmek sizi diğerlerinden ön plana çıkarır” diyen Bülent Dilbağı, “Benim de bu meslekteki gücüm mutfakta sürekli bulunmamdandır. ‘Farkı ustalığında’ söylemi, yıllardır yaptığımız işi bilinçli bir şekilde yaptığımızın kanıtıdır. Şimdi ise Çengelköy Börekçisi, Bülent Dilbağı olarak yaptığımız işi daha da bir üst düzeye taşıdık. Börekçi olmanın dışında fikir ve sanat üreten ve en önemlisi toplumumuza faydalı işler yapmak üzere yola koyulduk. Araştırmacı- Yazar arkadaşım Durmuş Durukan ile 17 ay boyunca, Türkiye’nin 81 ilini gezeceğiz. İllerle de kalmayacak, daha çok ilçelere yoğunlaşarak yerel hamur işi tariflerinin peşinde koşacağız. Her yerden insanlarımızla beraber onların kendi yöresel ürünleriyle birlikte yerel tariflerini yapacağız. Yapılan bütün lezzetleri fotoğraflar ve videolar çekerek kaydedeceğiz. Uzun fakat keyifli bir yolculuğun henüz başındayız. Hiçbir destek almadan sadece kendi emeğimiz ve birikimimiz ile artık yollardayız” şeklinde konuştu.

İLK TARİFİNİ ANNESİNDEN ALDI

Bülent Dilbağı, doğup büyüdüğü Adaklı Gökçeli (Horhor) köyünde annesinin börek tarifini aldığını da belirtti. Dilbağı’nın sözleri şöyle: “Bingöl’e gelip biraz zaman geçirdikten sonra ailemin yaşadığı Adaklı ilçesi, Gökçeli köyündeki baba ocağımıza geçtik. Oldukça yorgun olmamıza rağmen çocukluğumun geçtiği yerlerdeki havayı içime çekince yorgunluğumun geçtiğini hissettim. Geç uyuduk, erken kalktık. Sabahleyin annemle birlikte ilk böreğimizi yapmak ve tarifimizi almak üzere çalışmamıza başladık. Birlikte hamurumuzu yoğurduk, malzemelerimizi güzelce hazırladık, kuzine sobamız zaten çoktan yanmıştı. Annem bir taraftan yufka açıyor, bir taraftan da yapmış olduğu böreğin tarifini veriyordu. Beraberimizdeki Durmuş Durukan, annemin tarif için kullandıklarına bakıyor ve şaşırıyordu çünkü tarifte kullanmış olduğu bütün ürünleri annem kendisi yapmıştı. Dışarıdan hiçbir şey alıp kullanmamıştı. Annem yıllardır böyleydi, sadece annem değil doğudaki kadınların hepsi böyleydi; çalışkan, kendi emeğinin peşinde olan ve ailesine sürekli sevgi duyup, onları kendi elleriyle besleyen dürüst insanlardı.”

Haber: Galip AKENGİN