Bingöl Valiliği, Bingöl Belediyesi ve Üniversite ile yürütülen “2021 Bingöl Kardeşlik Yılı” etkinlikleri kapsamında Kocaeli Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Vehbi Başer’in konuk olarak katıldığı ‘Neden Çözülüyoruz, Sosyal Çözülmenin Boyutları Nelerdir?’ başlıklı program 29 Nisan Perşembe günü Üniversite Sosyoloji Bölümü tarafından çevrimiçi olarak düzenlendi.
Kocaeli Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Vehbi Başer, “2021 Bingöl Kardeşlik Yılı”nın ilan edilmesi ile birlikte bu yılın tüm Türkiye’yi kucaklamaya yönelik programların yapılmasına vesile olacağını belirterek, “Böylelikle tüm Türkiye’nin Bingöl’de kardeşlik halesi altında bir araya gelir” dedi.
“Ortak İrade Hepimizi Bir Araya Getirir”
Prof. Dr. Başer, Türkiye toplumunun bir çözülme halinde olup olmadığı sorusu ile konuya başlayabileceklerine vurgu yaparak, “Bazı insanlar, Türkiye toplumunun gayet sağlam olduğu kanaatinde olabilirler. Nitekim çeşitli badireleri atlatma becerisi gösterebildiği için toplumumuzu bizim sosyal yapımız çok sağlam demek suretiyle, bir topluma güven, kültürümüze güven aşılama eğiliminde olanlar vardır. Buhranları azimle aşarak gelen milletimiz, milli birlik ve beraberlik irademiz gibi toplumun gücüne, birliğine, bütünlüğüne ve kenetlenmesine vurgu yapan söylemlerle karşı karşıyayız. Bu ortak irade hepimizi bir araya getirir” şeklinde konuştu.
“Bünyemizde Birtakım Sarsıntılar Yaşamaktayız”
Konuşmasında sosyal bünyemizde bir takım sarsıntılar yaşamakta olduğumuz durumuna dikkat çeken Prof. Dr. Başer, “Değerlerimizin önemi yitirmeye başladığı, hatta değerlerimizin yok olmaya yüz tuttuğu tespitler yapılmaktadır. Yabancı yozlaşmanın saldırısı altında milli değerlerin can çekiştiğini görmeye başladık. Kültürümüzü oluşturan çeşitli unsurlar veya kültürümüzün bileşenleri, geleneksel mirasımız ile başka toplumları bir araya getirdiği kültür unsurlarımız vardı. Osmanlı devletinin yıkılışından sonra batı kültürü etkisi altında yeniden şekillenen kültürümüz oluşmaya başladı. Biz batından bir takım kültür unsurları alırken esasen batı karşısında uğradığımız yenilgiyi durdurarak ayaklarımız üzerinde durmaya çalıştık. Fakat bunu başaramayınca zaman içinde batıyı önce kısmen, daha sonra zaman içinde tamamen taklit etmeye yönelmiş elitlerin yönetimi altında batılı veya modern kültür unsurlarıyla çeşitli seviyelerde karşılaşmış bir toplumuz” dedi.