Özgür-Der Bingöl Şubesinin gerçekleştirdiği 2021-2022 dönemi aylık seminerler dizisinin altıncısında Özgür-Der Genel Başkanı Rıdvan Kaya’nın sunumuyla ‘Düşünce, Eylem ve İlişkilerimizde Temel Ölçümüz’ konulu seminer gerçekleştirildi.
Rıdvan Kaya , ‘İhtilaflar Nasıl Giderilir?’ sorusuna yanıt olarak da “İnsanlar ihtilaf edebilirler, çeşitli sebeplerle farklı görüşler sarf edebilirler, farklı tutumlar takınır ve devamında ayrışırlar. Neden? Çünkü farklı bakış açıları ve ölçülerle hareket ederler de ondan! Oysa ihtilafları ortadan kaldırmanın, aza indirmenin yolu bellidir: Hakikate tâbi olmak gibi, sahih ölçüleri esas almak gibi, sağlam kriterlerden hareket etmek gibi. Örneğin içinde bulunulan bir mekânı düşünelim: Söz konusu mekânın eni ya da boyu hususunda herkes bir şeyler söyleyebilir, birbirinden farklılaşan uzunluk tahminlerinde bulunabilir. Oysa üzerinde mutabık kaldığımız bir ölçü kullanarak bu ihtilafı gidermek mümkündür. İşte hayat içinde ortaya çıkan ihtilafları gidermek, başta kendi nefsimizden kaynaklananlar olmak üzere zaaflı her türlü tutumla; siyasi, mali, ahlaki, sosyal tartışmalarla, sorunlarla yüzleşmek için de aynı mantıkla hareket etmek durumundayız. Önce ölçümüzün ne olduğunu netleştirmeliyiz” dedi.
Kaya ayrıca, Ölçüsüzlüğün sapma ve savrulma kaynağı olduğunu vurgulayarak yaşanan ihtilafların ve tartışmaların muhataplarımızın ölçüsüzlüğünden ya da sahih ölçülere sahip olmamasından kaynaklandığını ifade etti.
Kaya; “Bu tür durumlarda da net tavırlar sergilemekten asla geri durmamalıyız diyerek ihtilaf ölçüsüzlüğünün meşru kılınmaması yönünde bizleri uyardı. Ve her ne pahasına olursa olsun, “aman tartışmayalım”, “ihtilaf çıkmasın”, “ayrık gözükmeyelim” gibi ölçüsüzlükler ile üzerine bina edilen gayrı sahih tavırlara da prim vermemeliyiz” diyerek ekledi.
Kaya, son olarak “Ölçümüz bellidir. Durduğumuz yer net olmalı. Kendi özel hayatımızda, içinde yaşadığımız toplumda ve tüm yeryüzünde Allah’ın dininin, Kur’an’ın ölçülerinin hâkim kılınması için çaba sarf etme ve mücadele etmekle mükellefiz. Bu noktada ümmetin maslahatı adına ortaya koyduğumuz düşünceler, geliştirdiğimiz ilişkiler mutlaka Kitab’ın muhkem ölçüleri çerçevesinde şekillenmeli ve düşüncelerimiz de amellerimiz de sadece Rabbimizin rızasını gözetmelidir. Hak ile batılı birbirine karıştıranlara ve imandan sonra küfre yönelenlere ne yazık! Ve ne mutlu; hayatını, ilişkilerini, tüm eylemlerini “Ben Müslümanlardanım” bilinci ve ölçüsü içinde tanzim edenlere!” dedi.
Program katılımcıların soru ve katkıları ile nihayete erdirildi.